Hayatta ki en önemli şeylerden bir tanesi “GÜVEN”. Zor anlardan geçtiğimiz her an güvenimiz test ediliyor. Hep söylediğim bir şey var. İlişkiler de güven bir kerelik değildir, her zaman tazelenmesi gerekir. Aldatıldığınızı öğrendiğinizde o ruhunuzu kemiren acı hissi sanki hiç geçmeyecekmiş gibi göğsünüzün tam ortasına düşer. Artık siz de ihanet yarasını kalbinde taşıyanlardan olup çıkıverirsiniz. Bu ihanet tecrübesi olumsuz tüm duyguları bir anda ortaya çıkarır; endişe, korku, üzüntü, şaşkınlık, öfke. Kandırılmış olma hissi çaresiz hissettirir. Hiç bozulmayacakmış gibi duran güven, büyük bir depremle yerle bir olur.

Hayal kırıklıkları ve terk edilmeler kişiyi derinden yaralar. Aldatmalarla baş etmek için zihnimiz belirli stratejiler ortaya çıkarır. İhanete gösterilen yaygın tepkilerden biridir “inkar”. İnkar etmek ister, gerçekle yüzleşmekten kaçarız. Bir diğer tepki ise geri çekilmedir. Kişi kendini yarı yolda bırakılmış hissettiğinden, kendini geri çeker. Konuşsam anlamayacak, sevse zaten aldatmazdı. Bir şeyler söylesem de umursamayacak gibi beynimizde sürekli düşünceler döner ve iletişimsiz kalırız. Bir diğer tepki suçlamadır, ihanete tahrik eden kişiyi suçlar, duruma içerler, öfkelenir ve intikam arayışına geçeriz.

Bir diğer pasif tepki aldatılan kişinin kendini suçlamaya başlamasıdır. Dır dır etmesem böyle olmazdı, çok üzmeseydim böyle olmazdı gibi. Anlamsız kıskançlık krizleri ile tüm benlik değerini bir anda aşağıya çeker ve kendini çok daha kötü hissetmeye başlarız. Ağlama krizleri, öfke patlamaları, bitmek tükenmek bilmeyen sorgulamalar.. Aldatılmanın kötü yanı tekrar eskiye dönebileceğinize dair ümidinizin hiç olmayışıdır. Ama içten içe olsun istersiniz, her şey eskiye dönsün, eskisi gibi güzel olsun. Bunun için sevgilinize de kendinize de bir şans vermek istersiniz. Bunu nasıl yapacağını bilemezsiniz. Çünkü güven hissinden eser kalmamıştır.

Güvensizlik egomuzu paramparça edebilir. Derin şüphelerle baş başa kalmak kötüdür. Buna rağmen sevginiz bitmemiş ve içinizde bir umut hala olabilir. Acaba affedebilir miyim, acaba unutabilir miyim, acaba eskisi gibi olabilir mi? Her ne kadar zor olsa da yeniden güvenmek imkansız değil. Bir şans daha vermek istiyorsanız sevgiliniz ya da eşiniz yanlışını kabul edip sorumluluk almaya karar verdiğinde, iletişimi düzeltip yeniden bir sayfa açmak istediğinizde bir başlangıç mümkün olabilir. Bilinmesi gerekir ki sancılı ve zorlu bir süreçtir yeniden güvenmek. Sağlıklı bir şekilde atlatabilmek için şunlara bir göz atmalısınız.

1- Aceleci davranmayın. Yoğun kızgınlık dönemi hafiflediğinde ve sağlıklı düşünmeye başladığınızda iletişime geçin.

2- Hissettikleriniz hakkında konuşun. Duygularınızı, hissettiklerinizi baskılamayın. Bastırmak daha da güçlenmesine neden olur. Eşinizle konuşamıyorsanız bir uzman psikolog ile konuşun.

3- Yaşanan tüm duyguların zamanla geçeceğini ya da azalacağını unutmayın.

4- Aldatan tarafın hatalı davranışları kabul edip karşılıklı davranış değiştirme yoluna gidilmelidir.

5- AFFETMEK. Affetmek yapılan olumsuz davranışları haklı görmek,unutmak, görmezden gelmek, üstünü kapatmak demek değildir. Anlamak, neden ve sonuçları kabul etmek, farkına varmaktır.

6- Düşünce-duygu-davranış bileşeninde, en zor ve en son değişen şey duygulardır. Davranışlarınızı ve düşüncelerinizi değiştirebilirseniz zamanla olumsuz duygularınızda kaybolmaya başlayacaktır. Kendinize ve ilişkinize zaman tanıyın.

7- Birlikte güveni yeniden onarmayı deneyin. Üstesinden gelemiyorsanız, mutlaka bir psikolojik desteğe başvurun.

https://www.milliyet.com.tr/yazarlar/uzm-klinik-psk-ozlem-sen-baysal/